Özet (TL;DR) @ 2019-02-22T22:08:00.000Z: Avrupa Parlamentosu (AP) Dış İlişkiler Komitesi’nin, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye ile katılım müzakerelerini resmen askıya alma önerisini onaylamasını değerlendiren Avatkov, Türkiye’nin giderek…



Goruş

22:08 22.02.2019(Guncellendi 22:16 22.02.2019) URL'yi kısaltın

Avrupa Parlamentosu (AP) Dış İlişkiler Komitesi'nin, Avrupa Birliği'nin (AB) Turkiye ile katılım muzakerelerini resmen askıya alma onerisini onaylamasını değerlendiren Avatkov, Turkiye'nin giderek zayıflayan AB'nin himayesine ihtiyaç duymadığını belirtti.

Rusya Bilimler Akademisi Dunya Ekonomisi ve Uluslararası İlişkiler Enstitusu'nun kıdemli araştırma gorevlisi, Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi oğretim gorevlisi Doç. Vladimir Avatkov, Sputnik'e açıklamasında, AB uyeliğinin bu aşamada, bolgedeki rolu giderek artan Turkiye'nin kendisi için artık aktuel olmadığını kaydetti.

' TÜRKİYE, KENDİ KENDİNE YETEN BİR AKTÖR'

Turkiye'nin 20. yuzyıl boyunca AB'de dahil olmak için bir dizi girişimde bulunduğunu hatırlatan uzman, AB yonundeki hareketin, mevzuatın ve hayat standardının iyileşmesi gibi birçok yonden Turkiye'ye olumlu etkisi olduğunu belirterek şunu dedi: "Bu sureç birçok yonden tamamlandı. Turkiye, Batı'dan birçok şey aldı ve kendi eşsiz gerçekliğine gore adapte etmeyi başardı. Bu aşamada AB uyeliği artık Ankara için pek aktuel değil, çunku bolgede bağımsızlığı giderek guçlenen bir aktor haline geliyor. Turkiye, bolgenin parlayan yıldızı, kendi kendine yeten bir aktor ve giderek dağılan, zayıflayan AB'nin himayesine ihtiyaç duymuyor."

Batı'daki gidişat dikkate alınırsa, AB'nin kendisinin Turkiye'nin uyeliğine ilgi duyması gerektiğini vurgulayan Avatkov, "Ancak AB boyle bir ilgi sergilemiyor aksine Ankara'nın AB yoluna her turlu engel koyuyor. AB bir dizi iç sorun yaşıyor. Bunun içinde Brexit de var, başta guney ve doğu olmak uzere neredeyse tum Avrupa'yı saran ekonomik sorunlar da var. AB, belli bir 'restart'a ihtiyaç duyuyor. Mevcut gerçeklikler açısından Avrupa'nın yeni bir uyenin katılımına dayanağı mumkun gorunmuyor. Sorun Turkiye değil" yorumunda bulundu.

' BATI, TÜRKİYE'Yİ 'BOYUN EĞDİRİLEN AKTÖR' OLARAK GÖRMEYE ALIŞTI'

Batı'nın Turkiye'yi, 'boyun eğdirilen aktor' olarak gormeye alıştığını ve o zamanların geride kaldığı gerçeğini kabul edemediğini dile getiren uzman, "Aslında sorun hiç de demokrasi değil. AB, Ankara uzerindeki etkisi zayıfladı diye bu tur engeller oluşturuyor. Batı, AB ve ozellikle de ABD, Turkiye'yi sağ kolu olarak gormeye alışıktı. Turkiye bu donemi çoktan geride bıraktı ve tamamen yeni aşamaya geçti. Yeni gerçekliğe karşı savaşmanın hiçbir anlamı yok. Ancak AB bunu yapmaya çalışıyor ve Turkiye'ye kendi gerçeklik anlayışını dayatıyor" dedi.

' AB'YE ÜYE BİR TÜRKİYE GÖRMEK İSTEYEN TÜRKLERİN SAYISI AZALIYOR'

Aslında sosyal anlamda da radikal bir değişimin gerçekleştiğini soyleyen Avatkov, sozlerini şoyle surdurdu:

"Ülkesini AB uyesi gormek isteyen Turklerin sayısı da giderek azalıyor. Bunun tek sorumlusu da Turkiye'nin iç politik sureçlerine kaba ve kustahça mudahale etmeye çalışan Batı ve anlaşılır mekanizmaların yokluğu. Kabaca soylemek gerekirse Turkiye, AB'ye girmek için daha ne yapması gerektiğini anlamıyor. Önunde kapalı duran kartlar var. Şunu diyebiliriz ki AB, eylemleri ve eylemsizliğiyle kırmızı çizgiyi geçti ve bununla ilgili daha fazla politik ve jeopolitik sonuçlara katlanacak".