Biyoteknoloji ve viroloji uzmanı Dr. Semih Tareen, Güney Afrika varyantıyla
ilgili merak edilenleri 7 soruda anlattı. Tareen, "Bazı varyantların
insanlarda 10 gün yerine 15 güne kadar bulaşıcı olabileceklerini görüyoruz.
Güney Afrika varyantı için de bu söz konusu olabilir ama henüz kesin bir bilgi
yok" dedi.
Türkiye'de **yeni tip koronavirüs (Kovid-19)** vakalarının yüzde 85'i
İngiltere varyantı kaynaklı olsa da, son zamanlarda **Güney Afrika
varyantında** da bir artış söz konusu. Sağlık Bakanı **Fahrettin Koca** 'nın
paylaştığı son verilere Türkiye'de Güney Afrika varyantı 11 ilde 285 kişide
görüldü.
Hürriyet gazetesinden **İsmail Sarı** 'nın [haberine
göre](https://www.hurriyet.com.tr/gundem/konusmaya-korktugumuz-risk-guney-
afrika-mutasyonu-undefined-7-soru-7-yanit-41789294) biyoteknoloji ve viroloji
uzmanı Dr. **Semih Tareen** , Güney Afrika varyantıyla ilgili merak
edilenlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
## **1) Güney Afrika varyantının belirtileri neler?**
Tareen’e göre Güney Afrika varyantının belirtilerinde diğer varyantlara
kıyasla bir farklılık görünmüyor. Tareen, B.1.351’in de diğer standart
Kovid-19 semptomlarına benzer semptomlar gösterdiğini, onların da artık
herkesçe bilinen belirtiler olduğunu vurguluyor. Peki nedir onlar?
Tareen hafif olarak bilinen semptomları ateş, kırgınlık, halsizlik, öksürük,
tat ve koku kaybı olarak sıralıyor. Ağır semptomlar arasında ise nefes darlığı
ve hastaneye gitmeyi gerektiren semptomlar öne çıkıyor. Bununla birlikte Dr.
Tareen bazı vakalarda daha ciddi şekilde hastalığı geçirenlerin olduğunun da
[altını çizerek
ekliyor](https://tr.sputniknews.com/turkiye/20210419/1044306838.html):
“Bazı varyantlarla hastalığı daha ciddi geçirme olabileceğine dair makaleler
var. Yalnız istatistiksel olarak henüz herhangi bir varyantın, çok daha ciddi
semptomlara sebep olduğuna dair tam bir bilgi görmedik. Ama yine de yakından
takip ediyoruz. Güney Afrika varyantı için de ciddi semptomlara neden olduğunu
söyleyen bilim insanları var ama bunu da henüz kesin bilgi olarak
söyleyemiyoruz.”
## **2) Güney Afrika varyantının bulaş hızı nedir?**
Dr. Tareen, tıpkı belirtiler gibi bulaş hızı hakkında da henüz net bir
farklılık tespit edilmediğini bununla birlikte bazı varyantlarda genizden
alınan numunelerde PCR testlerine bakıldığında viral yükün biraz daha fazla
olduğunu gördüklerini ifade ediyor:
"Bazı varyantların insanlarda 10 gün yerine 15 gün kadar bulaşıcı
olabileceklerini görüyoruz. Güney Afrika varyantı için de bu söz konusu
olabilir ama henüz kesin bir bilgi yok. İngiliz varyantı yani B.1.1.7'de bunun
doğru olduğunu biliyoruz ama Güney Afrika varyantı için doğru mu bilmiyoruz."
## **3) Pfizer/BioNTech ve koronavirüs aşılarının Güney Afrika varyantı
üzerindeki etkisi nedir?**
Türkiye'de de iki haftadır kullanılmakta olan Pfizer/BioNTech aşısı ile ilgili
İsrail’de bir çalışma yapıldı. Tel Aviv Üniversitesi ve ülkenin en büyük
sağlık kurumu Clait'in birlikte yapmış olduğu bu çalışmada ortaya konulan
veriler şimdiden endişe yaratmış durumda… Araştırma kapsamında bir ya da iki
doz Pfizer/BioNTech aşısı olduktan sonra Kovid-19 geçiren 400 kişi ile aynı
sayıda aşılanmamış Kovid-19 hastasının verileri kıyaslandı. Bunun sonucunda
Güney Afrika varyantı olarak bilinen B.1.351'in aşı olmuş olanlardaki
yaygınlığının aşı olmamış kişilere oranla [8 kat daha fazla olduğu tespit
edildi](https://tr.sputniknews.com/avrupa/20210419/1044305228.html).
Hatta araştırmanın başındaki isim olan Profesör Adi Stern, The Times of Israel
gazetesine demeçte "İkinci dozla aşılanmış kişilerde, aşılanmamışlara kıyasla
fazlasıyla yüksek oranda Güney Afrika varyantı tespit ettik. Bu da Güney
Afrika varyantının bir noktaya kadar aşının koruma duvarını delebildiği
anlamına geliyor" diye konuştu.
Öte yandan Pfizer/BioNTech, aşılanmış katılımcıları içeren güncellenmiş deneme
verilerine atıfta bulunarak 1 Nisan'da, aşılarının Kovid-19'u önlemede
yaklaşık yüzde 91 etkili olduğunu açıkladı. Ayrıca BioNTech CEO'su Uğur Şahin
yaptıkları araştırma verilerinden, "Bir aşının şu an yayılmakta olan
varyantlara karşı etkili olarak koruma sağladığını, klinik olarak ilk kez
gösterdiğini" söyleyerek bunun "sürü bağışıklığı kazanılması ve küresel toplum
için bu salgının sona ermesinde kritik bir faktör" olduğunu belirtti.
Diğer yandan Çin menşeli Sinovac tarafından geliştirilen CoronaVac aşısının
Türkiye'de yapılan Faz 3 çalışmalarının sonuçlarına göre semptomatik ve test
ile doğrulanmış Kovid-19 vakası karşısında aşının etkililiği yüzde 83.5 olarak
tespit edilmişti. Ancak bu aşının varyantlara etkisi henüz bilinmiyor.
**Peki hem İsrail’deki çalışma ışığında hem de Pfizer/BioNTech açıklamasını
düşündüğümüzde, aşılanmış olsak bile Güney Afrika varyantı konusunda
endişelenmeli miyiz?**
Dr. Tareen; Sinovac, Sinopharm, Pfizer/BioNTech ve Moderna aşılarının hepsinin
eski varyantın sekanslarıyla yapıldığını hatırlatarak, bu aşıların yeni
varyantlardan İngiltere B.1.1.7 varyantına karşı benzer nötralize antikor
oluşturabildiğini söylüyor. Güney Afrika B.1.351 varyantına karşı biraz daha
düşük antikor oluşturduğunu ifade eden Tareen, sözlerine şöyle devam ediyor:
"Eski varyantlarla karşılaştırılınca Güney Afrika varyantında daha düşük
nötralize etki olduğunu görüyoruz. Zaten Güney Afrika varyantının özelliği bu…
Eski antikorlardan yani virüsün eski hali üzerinden üretilen [antikorlardan
kaçabilmesi.](https://tr.sputniknews.com/spor/20210419/1044304858.html)"
"Aşıları üreten ilaç şirketleri antikor seviyelerinin yeterli olduğunu iddia
ediyor. Fakat şöyle önemli bir delil var. Moderna ve Pfizer gibi şirketler
yeni Güney Afrika varyantıyla güncellenmiş aşı üretiyorlar ve klinik deneylere
de başladılar. Bu yüzden bazı ülkelerde güncellenmiş aşıyla üçüncü bir doz
uygulaması başlayabilir ya da elimizdeki aşıyla üçüncü bir doz uygulamasına
geçilebilir. Bir diğer durum da henüz aşılanmayanlar, yaşadıkları ülkelerde
güncellenmiş aşı, acil kullanım yetkisi alırsa o aşıyla aşılanabilir."
## **4) Güney Afrika varyantı daha mı öldürücü?**
Bu konuda da yine net bir şey söylemenin güç olduğunu ifade eden Dr. Tareen,
bazı araştırmalarda bu varyantların daha öldürücü olduğuna dair işaretler olsa
da kesin bir sonuca varmanın zor olduğunu vurguluyor. Hatta en son New England
Journal of Medicine’de yayımlanan bir makalede, B.1.1.7 diye adlandırılan
İngiltere varyantının istatistiksel olarak önceden sanıldığı kadar ölümcül
olmadığının anlaşıldığını söylüyor.
"Bu nedenle bir varyantın daha ölümcül olduğuna dair henüz bir delil yok.
Sadece biliyoruz ki şu an acil kullanım onayı almış aşılara baktığımızda Güney
Afrika varyantının nötralize etkisi biraz daha düşük, şimdilik durum bu."
## **5) Güney Afrika varyantı hangi yaş grubunu daha fazla etkiliyor?**
Dr. Tareen yaş grubu konusunda; İngiliz, Brezilya ya da Güney Afrika varyantı
fark etmeksizin her yaş grubunu etkileyebildiğini, çocuklar ve gençlerde belki
daha fazla etki yaratabileceğini [vurguluyor ve
ekliyor](https://tr.sputniknews.com/turkiye/20210419/1044304501.html):
“Bu konuda da yine kesin bir şey söylemek güç. Çünkü istatistiksel bir veri
yayımlanmadı. Yalnız şunu söyleyebilirim. Eğer çocuk ve gençlerde etki
gösteriyorsa onlar farkında olmadan virüsü ailelerine ve kalp hastalığı,
diyabet, şeker hastalığı gibi ciddi Kovid-19 ile bağdaştırılan hastalıkları
olan insanlara bulaştırabilirler. Bu nedenle maske, mesafe ve hijyene çok
dikkat etmemiz gerekiyor.”
## **6) 'E484K' mutasyonu nedir, Güney Afrika varyantı üzerinde ne gibi bir
etkisi var?**
Dünya Sağlık Örgütü’nün yüksek bulaştırıcılığı nedeniyle sıkı takibini tavsiye
ettiği ‘E484K’ mutasyonuna ülkemizde 4 bin 820 vakada rastlandı. Durum böyle
olunca akıllara gelen ilk soru bu mutasyonun varyantlara etkisinin ne
olduğu...
Dr. Tareen, Kovid-19’a sebep olan SARS-CoV-2 virüsünün hücrede ACE2
reseptörlerine bağlandığı yerdeki spike proteinde mutasyonlara neden olduğunu,
E484K’nın da spike proteinin 484’üncü konumundaki bir mutasyon olduğunu
açıklıyor. E ve K’nın da değişik protein aminoasitlerini simgeleyen harfler
olduğunu ve E484K’nın çok kolay oluşabilen bir mutasyon olduğunu da ekliyor.
"E484K mutasyonu hem Güney Afrika hem de Brezilya varyantında var. Yalnız her
varyant bir mutasyon kümesi olduğu için, örneğin İngiltere varyantında toplam
23 mutasyon olmasına rağmen E484K mutasyonu yok. Şu an için E484K’nin tam
olarak etkisini bilmiyoruz ama laboratuvar şartlarından edindiğimiz bilgilere
göre belli antikorlardan kaçabiliyorlar. Bunun da virüse avantaj
sunabileceğini ve bu yüzden de çok daha sıkça rastladığını tahmin ediyoruz.
Zaten Güney Afrika varyasyonu kaynaklı vakaların hemen hemen yüzde 90’ı [E484K
mutasyonunu
taşıyor](https://tr.sputniknews.com/yasam/20210419/1044304042.html)."
## **7) Güney Afrika varyantından nasıl korunulabilir?**
Hangi varyant olursa olsun tedbirlerin fark etmediğini söyleyen Dr. Tareen,
aşılansak bile maske, mesafeye ve hijyene dikkat edilmesi gerektiğini
söylüyor. Nedeni ise iki madde de açıklıyor:
* "Aşılandık diyelim. Aşıların etkinliği önceki varyantlara göre test edildi. Klinik deney sonuçları geçen yıl alındı ve o sırada bazı varyantlar henüz ortada yoktu. Bu nedenle biz aşı etkinliğini sadece diğer varyantlara göre biliyoruz. Yeni varyantlara göre henüz bilmiyoruz. Bu nedenle dikkat etmek zorundayız.
* Aşıların yeni varyantlara karşı etkili olduğunu varsayalım. Böyle olsa bile halkın belli kesimi aşılanana kadar (yüzde 70’i) maske ve mesafeye dikkat etmeliyiz. Çünkü biz bu yeni varyantların aşılanmış kişilerdeki davranışını bilmiyoruz. Belki de aşılanmış kişiler de bu yeni varyantları kapıp yayabilirler. Aşılanmamış kişileri [tehlikeye sokabilirler](https://tr.sputniknews.com/turkiye/20210419/1044303499.html)."