Meme kanserinin toplumda sık görülen bir kanser olduğunu ifade eden Medikal
Onkoloji Uzmanı [Prof. Dr. Neşe
Güney](https://www.hurriyet.com.tr/haberleri/prof-dr-nese-guney), “Erken tanı
ve tedavi ile meme kanserindeki tedavi başarısı oldukça yüksek olmakla
birlikte her yıl yaklaşık 7 bin kişi [meme
kanseri](https://www.hurriyet.com.tr/haberleri/meme-kanseri) nedeniyle
hayatını kaybetmektedir. Meme kanseri, memede süt üreten bezlerden veya sütün
taşınmasını sağlayan kanallardan köken alabiliyor. Memedeki yağ dokusu veya
firez dokulardan da kanser gelişebiliyor. Meme kanseri biyolojik olarak her
iki cinsiyette de görülebilir ancak biz meme kanserini sıklıkla kadınlarda
görüyoruz” diyerek meme kanserinin önemine dikkat çekti.
**“HER 8 KADINDAN BİRİ MEME KANSERİ OLABİLİR”**
Her sekiz kadından birinin yaşamı boyunca meme kanserine yakalanma riskinin
mevcut olduğunu söyleyen Prof. Dr. Güney, “Bu nedenle meme kanseri ile ilgili
farkındalığın yüksek olması, kanser taramalarının belirlenen yaş grubundaki
kadınlara düzenli bir şekilde yapılması ve böylece kanserin erken dönemde
teşhis edilip tedavisine başlanması hayati bir öneme sahip” sözleri ile kanser
taramalarının düzenli bir şekilde yapılması gerektiğinin altını çizdi.
**“30 YAŞINDAN SONRA ANNE OLANLAR RİSK GRUBUNDA”**
Meme kanseri oluşumunda pek çok faktörün etkili olabileceğini belirten Prof.
Dr. Güney sözlerine şöyle devam etti:
“Meme kanseri, meme dokusundaki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasına
bağlı oluşabiliyor. Bu kontrolsüz çoğalmaya hücrelerin genetik yapısında
meydana gelen mutasyonların neden olduğu biliniyor. Bazı biyolojik ve çevresel
faktörler hücrelerdeki bu değişime katkıda bulunabiliyor. Özellikle kadınların
son yıllarda iş yaşamında daha aktif rol oynaması gibi çağın getirdiği
zorunluluklarla birlikte evlilik ve anne olma yaşı gün geçtikçe artmakta. Meme
kanserinde risk faktörlerinden biri de geç yaşlarda, özellikle ilk kez 30
yaşından sonra anne olmak olarak gösterilebilir.”
**MEME KANSERİ TEDAVİSİ**
Prof. Dr. Güney meme kanseri tedavisine ilişkin ise, “Tedavide cerrahi ve
onkolojik olarak iki farklı yöntem uygulanabiliyor. Kanserli dokunun cerrahi
olarak çıkarılması temel yaklaşım olarak görülmektedir. Fakat cerrahinin
mümkün olmadığı durumlarda meme kanseri tedavisinde kemoterapi ve radyoterapi
de uygulanmakta. Bu yöntemler, cerrahi öncesi tümör boyutunu küçültmek için
uygulanabildiği gibi ileri evre meme kanserinin tedavisinde de
uygulanabiliyor” dedi.
Prof. Dr. Güney meme kanseri için risk faktörlerini şöyle sıraladı:
"Önceden meme kanserine yakalanmış olmak, anne, kız kardeş, kız gibi birinci
derece kadın akrabalarda meme kanseri öyküsü, BRCA1 ve BRCA2 gibi meme kanseri
gelişimde rol oynayan genlerde mutasyon, radyasyon maruziyeti, obezite,
östrojen maruziyeti ile ilgili olarak erken yaşta adet olmak, geç yaşta
menopoza girmek, gebelik yaşamamak, ilk çocuğunu 30 yaşından sonra doğurmak,
hormon replasman terapisi almak."
**[Bitcoin](https://bigpara.hurriyet.com.tr/kripto/kripto-para-piyasasi/) ve
[Ethereum](https://bigpara.hurriyet.com.tr/kripto/kripto-para-piyasasi/) ne
kadar?**
**[Bitcoin](https://mbigpara.hurriyet.com.tr/kripto/kripto-para-piyasasi/) ve
[Ethereum](https://mbigpara.hurriyet.com.tr/kripto/kripto-para-piyasasi/) ne
kadar?**